26 Nisan 2009 Pazar

Çizdirdim abi...

Yaklaşık 14 senedir kullandığım gözlüklerimden geçen hafta salı itibariyle kurtulmuş bulunmaktayım. İstanbul Cerrahi hastanesinde geçirdiğim excimer lazer ameliyatından bu yana geçen 12 günlük süreç içinde ufak tefek komplikasyonlar dışında bir rahatsızlığım bulunmuyor. Bu yazıda sizlere lazer ameliyatları hakkında genel bir bilgi verip, daha sonra da kendi deneyimlerimi aktaracağım. Gözlerdeki tam iyileşme için aslında 1 aylık bir süreç gerektiğinden, iki hafta sonraki kontrolden sonra daha net yorumlar yapabilirim.

Lazerle göz ameliyatlarının ülkemizde 15-20 senelik bir geçmişi var. Ameliyatlar astigmat, hipermetrop ve miyop tedavisinde kullanılıyor. Son zamanlarda uygun fiyatları ve estetik açıdan sağladığı avantajlarıyla, bu tedaviye talep arttı. Ülkemizde 1994 yılında ilk lasik operasyonunu başarıyla gerçekleştiren Dr. Sinan Göker'in tv kanallarında yaptığı reklamın da bunda etkili olduğu ortada.

Excimer laser tedavisinin üç çeşidi var. Bunlardan ilki olan PRK-Lasek'te,laser ışınları korneanın yüzeyine uygulanır ve korneadan herhangi bir parça kesilmez. Genelde düşük göz numaralarında ve korneası ince olan hastalarda tercih edilen bu yöntem, korneada herhangi bir ameliyat izi bırakmadığından tercih ediliyor. Bu yöntemi tercih eden hastalarda, epitelin iyileşmesi için 4-5 gün boyunca koruyucu bir lens takarlar ve bu süre boyunca gözde yanma, batma gibi şikayetler devam edebilir.

İkinci tedavi yönetimi wavefronttur. Bu yöntemde gözün detaylı bir haritası çıkartılır, analizlerden sonra göze özel tedavi yapılır. Buradaki avantaj olarak da, özellikle gece görüşünün, lasik ve PRK-Lasek'e göre, daha kaliteli olduğu söyleniyor. Getirdiği avantajlarla birlikte fiyat olarak da, diğerlerinin iki mislidir.

Son olarak da, benim de tercih ettiğim ve şu anda en yaygın olarak kullanılan yöntem LASIK'tir.Göz dereceleri yüksek olan hastalarda tercih edilen bu yöntem de, korneanın üstünden yaklaşık 160 mikronluk bir kapak (flap) kaldırılır. Alttaki kornea dokusuna lazer ışınları ile yeniden şekil verildikten sonra kapak yeniden yerine yapıştırılır. Korneası ince olan hastalarda Intralase LASIK denilen benzer bir yöntem tercih edilir ve korneadaki kapak 10 mikron kadar kesilir. Kapakçık, insan eli ve bıçak yerine, lazer ile kaldırılır.

Şimdi de kendi deneyimlerimden bahsetmek istiyorum. Bence buradaki en önemli süreç, güvenebileceğiniz bir hastane ve doktor bulmaktır. Tabii bir de, ameliyatı yaptırmak için kararlı olmak gerek. Siz ameliyat olmak için çok kararlı olsanız da, etrafınızdaki yakınlarınız sizi vazgeçirmek için değişik hikayeler anlatacaktır. Bu tedavinin çok yeni olduğundan, göz doktorlarının hepsinin gözlüklü olduğundan, gece görüşünün hiçbir zaman eskisi gibi olmayacağından ve 50 yıl sonra gözde ne gibi komplikasyonlar çıkabileceğinden emin olamadıklarından bahsedecekler ve sizi caydırmaya çalışacaklar. Kararlıysanız kulaklarınızı tıkayın.

Ben bu ameliyatı yaptırmak için size tek bir hastane öneriyorum. O da, İstanbul Cerrahi hastanesidir. Doktor olarak da Sinan Göker, bu işin piridir. Gerçi ben yine aynı hastanede uzman doktor Buket Ayoğlu'nu tercih ettim ve çok memnun kaldım. Yaklaşık 10 yıldır Sinan Göker ile beraber çalışmış ve çok deneyimli bir doktor.

Son olarak da ameliyat gününden biraz bahsedeyim. Hastaneye vardıktan sonra gözünüzün etrafını temizliyorlar ve gözünüze antiseptik damlalar damlatıyorlar. Diazem ve Apranax aldıktan sonra vücut zaten kendini bırakıyor ve ameliyat masasına yatıyorsunuz. Gözünüze uyuşturucu damlalar da damlatıldıktan sonra ameliyat başlıyor. Ameliyat süresince bilinciniz yerinde oluyor. Göz kapakçıklarınız açılıyor ve bir alet ile sabitleniyor. İsteseniz de gözünü kapatamıyorsunuz. Kapakçık oluşturuluyor, bıçakla kesiliyor ve lazer ışınları alttaki kornea tabakasına gönderiliyor. Ameliyat süresince doktorunuz sizle sürekli konuşuyor ve arkadan da lounge müzikleriyle huzurlu bir ortam sağlanıyor. Hiç acı duymuyorsunuz, merak etmeyin. Sadece göz kapaklarını açık tutmaya yarayan alet, yerine yerleşince biraz baskı hissediyorsunuz. Ameliyat, her göz için 5 dk, toplam 10 dk sürüyor. Bittikten sonra gözde herhangi bir kir kaldı mı diye kontrol ediliyor, damla ve ilaçlarınız kullanılma süreci anlatılıyor ve siyah bir UV gözlüğü takılarak eve yollanıyorsunuz. İlk gün boyunca tv, bilgisayar, kitap ve duş almak yasak. Bütün gün dinleniyorsunuz ve ertesi gün yepyeni bir hayata başlıyorsunuz :)

Gözün iyileşme süreci 1 ay sürüyor. Bu süre içinde arada sırada yanma, batma gibi şikayetleriniz olabiliyor. Geceleri ışıklar dağılabiliyor ve gece görüşünüz azalıyor. Tüm gün bilgisayarla çalışan bir insansanız, göz kuruluğu olabiliyor. Bol bol göz yaşı damlası kullanıyorsunuz. Eğer kuruluk artarsa keten tohumu tabletleri kullanabilirsiniz.1 aylık süre içinde, kadınlar için ilk hafta makyaj yapmak yasak. Bir de 2 hafta boyunca havuz ve deniz yasak. Onun dışında damlalarınızı aksatmadan kullanmanız ve sigara dumanı bol ortamlardan 1 hafta uzak durmanız yeterli olacaktır.

Aşağıdaki linklerde daha detaylı bilgiler ve lasik ameliyat videosunu bulabilirsiniz.

http://www.isa-sari.com/lazerle-goz-ameliyati-prk-lasek-lasik-ve-digerleri/

http://www.uzmantv.com/excimer-lazer-ile-goz-ameliyati-nasil-gerceklesiyor

http://www.istanbulcerrahi.com/goz_refraktifcerrahi.asp

2 yorum:

  1. ben dünya göz hastanesinde 2003 yılında bozkurt şener tarafından lasik yöntemiyle ameliyat edildim. apranax ve diazem gibi hilelere başvurmadı bozkurt bey:)

    YanıtlaSil
  2. merhaba ben Seda. Ben de lazer ameliyatı olmak istiyorum fakat Ankara'da yaşıyorum. Göz numaram düşük 1 fakat astigmat beni mahvediyor ve gözlük kullanmak istemiyorum.Dünyagöz hastanesini ve ışık göz merkezi'ni öneriyorlar. Seçimimi hangisinde yaplaıyım? ankarada lazer ameliyatı yaptıran varsa lütfen benimle paylaşsın ameliyatın nasıl olduğunu ve hangi doktorların iyi olduğunu söylerseniz ve Ankara'daki hangi göz hastaneleri iyi ve doktorlar iyi olduğunu söylerseniz çok sevinirim. Şimdiden teşekkürler

    YanıtlaSil